Daha Yüksek Dönüşüm için Reklam Trafiği Hangisine Yönlendirilmeli? Ana Sayfa mı Landing Page (İniş Sayfası) Mi?
Sosyal medya yada Google’daki reklamlarınızı yönlendirmesini anasayfanıza mı gerçekleştiriyorsunuz? Daha iyi bir yolu var: Landing page yada Türkçe adıyla iniş/açılış sayfası. Landing page de dönüşüm daha fazla gerçekleşiyor.
Peki nedir bunun sebebi?
Anasayfanızı bir merkez gibi düşünebilirsiniz. Anasayfa, sitenizde yer alan diğer içeriklere ulaşabilmenizi sağlayan noktadır. Ancak, landing page bir varış yeridir. Ziyaretçilerinizin esas olarak gitmesini istediğiniz yerdir.
Dilerseniz bunu kısa bir örnekle açıklayalım: Tatile gitmeye karar verdiniz. Seyahat acentanızı aradınız, tropikal iklime sahip beyaz kumların olduğu sahilleri olan bir tatil beldesine gitmek istediğinizi anlattınız. Temsilci, sizi anladığını söyleyerek tam olarak nereye gitmek istediğinizi bildiğini belirtti. Havaalanına ulaşım hizmeti de sağlayan seyahat acentanız sizi evinizden alıyor ve işte tatil için hazırsınız. Ancak, size hangi otele gideceğinizi ve uçuşunuzun hangi havayolu ile olduğu gibi hiçbir detayı belirtmeksizin sizi havaalanına bırakarak oradan ayrılıyor.
Siz bu örnekte müşterisiniz ve acentanız ise reklamınız. Nasıl bir tatil planladığınız ve nereye gitmek istediğiniz konusunda bir fikriniz var. Ancak sizi oraya ulaştırmak yerine kalabalık bir terminalde kafanızda tek bir soru ile bırakıldınız: Sırada ne var?
Sonrasında elbette biraz etrafta dolabilirsiniz yada tesadüfen kıyıda yer alan bir şehre yapılan bir uçuş bile bulabilirsiniz. Ancak, olasılıklardan biri sizi gerçekten istediğiniz yere gönderecek başka birini bulmanız. Sizi güzel ve de egzotik bir yere götürecek biri yani bir landing page :)
Farkındalık, Niyet ve Yön Hakkında
Reklamınıza tıklayarak sitenize gelen yada sizden birşeyler satın alan her ziyaretçi ürün farkındalığı sürecinin herhangi bir safhasında olabilir. Bu süreç içerisinde yer alan 5 aşama hakkında kısa bilgi vermek gerekirse:
Farkında Olmayan: Bu aşamada müşteri bir probleminin olduğunun farkında değildir.
Problemin Farkında Olan: Bu aşama bireylerden dolayı yaşanan hoşnutsuzluk hissinin tetiklenmesi neticesinde ortaya çıkar. Arzulanan ve gerçek arasında bir kopukluk oluşur. Kişi bir probleminin olduğunun farkındadır ama tam olarak ihtiyacı olan şeyi yada ürünü/hizmeti bilememektedir.
Çözümün Farkında Olan: Bu aşamada müşteri probleminin çözümü için bir yol bulmuştur. Ancak, burada da alternatiflerin farkında değildir. Örneğin yıl boyu çalışmaktan yorulduğunu farkeden (problem farkındalığı) kişi tatile ihtiyacı olduğunu keşfediyor (çözüm farkındalığı) ancak rahatlamak için nereye gitmesi gerektiğini henüz bilmiyor.
Ürünlerin Farkında Olan: Avrupa? Amerika? Bu aşama olası alternatiflerin olduğunun farkına varıldığı aşamadır. Müşteri çözüm yolları olduğunu bilir ve neler yapılabileceğinin farkındadır.
En Çok Farkında Olanlar: Bu son aşamada müşteri yalnızca çözümün farkında değildir, aynı zamanda belirlediği alternatif çözüm için fırsatları kollar.
Peki bu saydıklarımızın reklamlarla ne alakası olabilir? Öncelikle, farkındalık süreci kişilerin ne aradıklarını, neden aradıklarını ve oraya nasıl gittiklerini belirler. Başka bir deyişle bu niyet olarak adlandırılabilir. İkinci olarak, potansiyel bir müşterinin hangi aşamada olduğunu bilmek hedefe daha odaklanmış bir reklam metni yazmanıza imkan verir. Yani mevcutta onların kafasında halihazırda süren bir diyaloğa metin yazarlığı ile dahil olmaktır diyebiliriz.
Bu durum yalnızca reklamlarınızla alakalı değil. Web sitenizde yer alan her bir sayfa, farklı ürün farkındalığının farklı düzeyleriyle ilgilidir. Ücretli reklam kampanyalarının amacı, potansiyel müşterileri bu aşamalardan geçirerek dönüşümü öncelikli hale getirmektir.
Peki sizce bu hedefi daha iyi yerine getirebilir? Ana sayfa mı yoksa landing page (iniş/açılış sayfası) mi?
Cevabı için bizlere ulaşabilirsiniz.